Mor dağlarım hoyrat ellere kaldı,
Şimdi al yazmalı kızlarım mı var?
Kazmamı, küreği elimden aldı,
Su verecek bağım, bostanım mı var?

Açtım ellerimi semaya doğru,
Yollarım çetindir, yüreğim sayrı,
Derdimin dermanı bulunmaz gayrı,
Halin nedir diye soranım mı var?

İnsanlar değişti, iklim değişti,
Teknikler gelişti, nesil karıştı,
Menfaat denince alem yarıştı,
Benim pay edecek harmanım mı var

Sormayın ruhumun düştüğü hali,
Akıllı içinde bir benim deli,
Beklerim beni de alacak seli,
Fırtınam, yağmurum, boranım mı var.

Gökyüzü karardı, bulut gerindi,
Apansız yüzüme sillesi indi,
Yağmuru görünce göz yaşım dindi,
Bir mendil uzatıp silenim mi var?

Kurdoğlu yazmakla bitmiyor tarif,
Sözlere ne hacet, anlıyor arif,
Kibiri arttıkça, zayıflar zarif,
Sıraya dizecek dermanım mı var?