2
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1242
Okunma
BEN ORDAYIM
Yağmur yelesine tutunur,
Düşerim sana doğru.
Kalmasın gözlerinde yaş,
Ben akarım ayak uçlarına.
Sırtına yüklenmiş yükün
Hazzını yaşarken bir karınca,
Bir serseri rüzgarın hışmına uğrayıp,
Eli boş kalınca;
Günlerce bir kelebek kanadı bekleyen
Karanfilin, vuslat özlemi
İnince yüreğine
Ve
Gözlerini arkadan kilitleyip kapatınca,
Gündüzler, akşama inat renginden solunca,
İşte, ben tam o anda ordayım gülüm…
Tükenince nefes,
Kuruyunca dudaklar,
Ansızın bir yıldız kayınca,
Bir yerlerde bir yiğit devrilince,
Cami avlusunda
Bir çocuk yetimliği tadınca,
Kurtlar,kuzulara padişah olunca
İşte,ben tam o anda ordayım
Gülüm…
Sen çekme içini,
Boşaltma.
Uzatılmış ellerin havada kalıp
Yalnızlığını bilir misin?
Yitip gecelerin karanlığında
Kendini kuytulara atma.
Börtü-böcek buluşurken,
Kuş uçmaz-kervan geçmez duygulara
Yaslanıp yatma.
Uykusuz gecelerin kabusunda,
Olmayan sabahın deminde,
Akmayan pınarın başında,
İşte,ben tam o anda ordayım
Gülüm-Çirkinim…
Hamza’nın, çölden dönerken
Elinde tuttuğu yayın azameti ne ise,
Firavun’un nefesini ensesinde
Hisseden Musa’nın
Asasında yol olan kızıl denizin
Parçalanışı
Ve
Leyla’sına bakarak,
Sende yok oldum diyen Mecnun’un
Kayboluşundaki yitikliği,
Üzerine düştüğü anda,
İşte,ben tam o anda ordayım
Gülüm…
Lalezar olur sana açarım gülüm.
Sende açarım.
Eğer sensiz gelirse ölüm;
Kendimden,
Sana kaçarım.
Yoklar sana misafir olduğu zaman,
Yüreğine çarpıntılar dolduğu zaman,
Gölgen peşinden kaybolduğu zaman,
Sen,senden sıyrıldığın zaman,
Zaman eridiği zaman,
İşte,ben tam o anda ordayım
Gülüm…
Yağmur yelesine tutunur,
Düşerim sana doğru.
Kalmasın gözlerinde yaş,
Ben akarım ayak uçlarına.
Siyahlar uçup,
Aklar inince saçlarına;
Şairin gönlünden
Yalnızlığın türküsü
Gelip yatınca baş ucuna,
İşte,ben tam o anda ordayım
Gülüm…