***FERYAT***Hayal ettim, mavi gökyüzüne kedersiz bakmayı Olmadı... Başımı hep pişmanlık ve hüzün kapladı Bir türlü bulamadım kendimi Neydim, neye muhtaçtım Çıkartamadım ki içimden o hançeri Kahrettim kendime Tepemde uçuşan, cinlere ve perilere.. Hüznüm içimi paramparça yaparken Tırnaklarımla sıyırdım, etimi kemiğimden Nasıl bir yaşamdır ki , çürümüş sol yanım Faili meçhul cinayet gibi , yerde kalmış öcüm Başımı taşlara vursam, çözülürmü bu kör düğüm Bu hayat daraltı beni, Yok diyecek başka sözüm Yalancı günlerin koynundayım Ak Sakıllı Fikret, Milyon kere tövbe etsem, geri gelirmi damarlarıma kuvvet Gözyaşlarım içimde, seller misali Kim çekti üzerimden, o güzel pembe perdeyi Ben çoculuğumu tekrar istiyorum Annemin o pamuk ellerini Büyüdükçe anladım ki, üzülmek büyümenin bedeli Dök gözyaşalarımı hain hayat, yağmur misali yeryüzüne Hüzünlerim yeşersin tüm heybetiyle gökyüzüne Adını bir türlü koyamadığım bu anlamsızlıktan Ne olur kurtar beni Allh’ım Ölüm olsada boynuma düşen cezam Sisli Duvar/2005/KONYA(Gurbet Eli) |
Annemin o pamuk ellerini
Büyüdükçe anladım ki, üzülmek büyümenin bedeli"
Haklısınız. Çocukluk yıllarına ve annesine özlem duymayan var mı acaba aramızda? Tebrik ederim.