MELAHAT
Hiç yabancı gelmiyor, bu tarz eda, bu giyim
Bizim ilden kimlere akrabasın Melâhat Sanki kırk yıldan beri seni tanır gibiyim Ruhuma öylesine aşinasın Melâhat Tevatür ya, güya sen, birini sevmişsin de Kavuşamadığın için düşmüşsün müzmin derde Kalbindeki efkârı dağıtmaya amade Ne civanmert gençler var, dinsin yasın Melâhat Her hüsranın ardından düşünme kara kara Bağla umutlarını aydınlık yarınlara Bir zalimin elinden aldığın mel’un yara Niçin mahşere kadar hep kanasın Melâhat Bilirim şu alemin düşmeye gör diline Bir acıyan bulunmaz gözlerinin seline Kimsenin eli bile değmemiştir eline And içme inanırım, bîgünâhsın Melâhat Özgür semalar özler benim de gönül kuşum Baht üstüne kurulu bütün hayâlim düşüm Bu yaşımda ben bile sevdana mı düşmüşüm Valla yok öyle bir şey, ne fenasın Melâhat (20.04.2008 - Lüleburgaz) Zekâi BUDAK |
Bende harikulade diyorum.Tarif içinde tarif,olmak gerekmez arif.Çok beğendim.
Teşekkürler bizlere sunduğun için.