AYRILIK
Hüzünlü gidişin boynumu büktü,
Her seher selamın tele ver gelsin. Hicranın acısı içime çöktü, Devadır gözyaşın, sele ver gelsin. Cananı yad ele çeker ayrılık, Dalından yaprağı döker ayrılık, Kar, tipi içinde yakar ayrılık, Ahını dumana, küle ver gelsin. Ne ilk ne de sonsun bırakıp giden, Canımı götürdün, boşaldı beden, Yollar sona gelip dolmadan vaden, Ya gel, yada canı, ele ver gelsin. Görmüyor gözlerim bir başkasını, İçin için ağlar, tutar yasını, Ruhumu okşayan ipek sesini, Bülbül nidasıyla dile ver gelsin. Öksüz kalbim sensiz bir hoş atıyor, Yoksun diye güneş erken batıyor, Kokmuyor çiçekler, solgun yatıyor, Teninden kokunu yele ver gelsin. Hasret yarasına ilaç bulunmaz, Gönüle nakşolan izler silinmez, Nasılsın ? Nicesin ? Halin bilinmez, Yazıp ahvalini pula ver gelsin. Gün gelir de eğer biterse nazın, Senin de gönlüne geçmezse sözün, Halil’i ararsa, benliğin, özün, Bekletme, sen seni, yola ver gelsin. HALİL GÜRKAN |