ÇOCUKLUĞUM
Yağmurun sesiyle hayal kurduğum
Çocukluğum, camdan bakarken geçti. Yeni umutlara nöbet durduğum Çocukluğum, türkü yakarken geçti. Bir kızıl akşamın demli halinde Çağlayan derenin, akan selinde Bir Temmuz’un esen ılık yelinde Çocukluğum sevgi beklerken geçti. Her sabah güneşin doğuşu ile Nisan yağmurunun yağışı ile Umudumun boyun eğişi ile Çocukluğum yaşlar dökerken geçti. Şiddetin koynunda hırpalanarak. Fidanken yolunup, tırpanlanarak Her dayakla yürek bin darp alarak Çocukluğum hep iç çekerken geçti. En sıcak kucağa hasret kalarak Kör kuyuya binbir düşler salarak, Her hediye benim sanıp alarak Çocukluğum, boyun bükerken geçti. Korkuyu saygıyla karıştırarak, Şideti kuralla barıştırarak, İnsanı hayvanla yarıştırarak, Çocukluğum, öfke ekerken geçti. Her beklentim hüsran ile son bul du. İbretle insanlık ben de yön bul du, Sevip sevilince gönül can bul du, Çocukluğum, böyle çok erken geçti turgay COŞAR 09.02.2007 İZMİR |
erken biten çocukluğumu hatırladım!
hüzünlüydü...