SUSTUK
Tarlada ırgat
Fabrikada işçi Evde ahçı, çamaşırcı, bulaşıkçı dediler. Sustuk Sen bir anasın diye yüklendikçe yüklendiler. Sustuk Erkeğiz dediler, kurşun ağırlığında Erkeğiz dediler buz gibi Ve Koynumuza girdiler hoyratçasına Sustuk Gecelerin kör karanlığına ağladık, bebelerimizi emzirirken Sızlanmaya hakkınız yok dediler Bir lokma ile beş çocuğu doyururken Sustuk Horlandık, küçük düşürüldük, aşağılandık ocaklar tüttürürken Ayıp bir şeymişiz gibi Kara çarşafın içine sakladılar Kara çarşafın içine yolda yürürken. Sustuk Sustukça dokuz doğurduk Dokuz doğurdukça sustuk İşte Boğazımda ki düğümdür Ve Duvara toslamış yürüyüşümdür Suskunluğumuz. Kaya DEĞİRMEN |
demenin zamanı gelmedimi
geçti
ama geçeni yakalamak gerek
ben dedim
sen de demişsin şair....
dilerim birilerine
olması gerekenlere ulaşır şiirin onlarda der
yeter
tabi okumayı öğrettilerse
okursa çocukları