Islak kum
Bir an gelir ki
Geçmiş üzerinize toz bulutu gibi çöker Çıkması zor anların içinde çırpınırken Bir el dokunur yüreğinize Geçmişte tuttuğunuz Dokunduğunda ürperdiğiniz bir el Ararken geçmiş düşlerinizin arasında Her karede o beden oluşur özlediğiniz Her satırı isyana dönmeye hazır öfkeye terk ederken Titreyen kaleminizde kaç uç kırarsınız istemeden Kumsalınıza döndüğünüzde beyaz sayfalarda Sönmüş ateşlerin ardında küller sizi beklerken Bir kibrit bir çıra olur yeni ateşler Yakmaya çalışırsınız Kibritler sönerken tutuşmayan çıralara Islak kum olur engel Ya da geçmiş den esen bir rüzgâr . Mehmet Düpel-08.01.2009 – İstanbul |