AYNALARDA YAŞLANMAK
Eksik düşlerim,
Kırgın bir geçmişim ve kayıp bir şimendiferim var… Çok yol yürüdüm Molalarım uzunmuş, fark etmedim Ters yüz edilmiş gözlerimin astarı Gözyaşlarım içimde boğuluyor Ruhumu giyindiğim bu yüz Artık eskisi gibi bakmıyor bana… Dile getirilmemiş sevdalarım dökülüyor dilimin ucundan Ah zaman... Geriye aksa şimdi ilk gençliğimde kaybettiğim anı sandığımı bulsam yeniden Birikmiş sözcüklerimi çıkarsam içinden Sahiplerine verebilir miyim artık? Geç mi kaldım? Ah yaşlarım ... Göz yaşlarım... Birikir yastığımın altında nicedir... Ne “dediğim dedik” şu yaşamak “Dur” dediği yerde başlar mı hiç? Ama ışık, aynalardan yanlış kırılıyor İçimin dilediklerini dökemez ki sırrına… Aynalarda yaşlanmak… Zamansızlık mırıldanıyor bir dilemmada Bir ucu ölüm, Bir ucu yaşamak hiç ölmemecesine… (Şimdi anılarım nakışlar yol yorgunluğunu bu ruha...) Ayşegül – 21.11.2006 |