VUSLAT ERTELENİRŞimdi saçlarına soğuk rüzgâr Bizim diyarlardan getirdiği Kar tanelerini bırakır Üşür saç diplerin Tenin ürperir Vuslat uzak düşer. Şimdi keskin kokusunda tütsünün Ortalığı doldurur buhur Burun direklerini sızlatır Titrer nefes tellerin Tenini ürperir Vuslat buharlanır. Ne zamandır güneş çavmayan Kuz bahçelerde söner ömrüm Ne yana dönse Sancılanır, Ten irkilir Vuslat ertelenir. Ne zamandır ardında durulan Bir umuda sızar damlalar Her adımda Aslı’nın elbisesi Çözülür ve düğümlenir tekrar Ve acısı kadar Ve acısı keder Ten yanar Vuslat ertelenir. Sonra çiseler dökülür buluttan Arta kalan son mısraları ağıttan Hasrete hasetler karışır Sözler dizilir lügatten Ve hicranlara karışır Bütün renkler Beyaz: kar Siyah: yar Sadece tekil çekilir acılar Ten tutuşur Vuslat ertelenir. Sonra Mevsimler, sözde hayırsız Vakitlere döşer bedduaları Ardı sıra bahar muştusu Adı sıra sıcak tutkusu Saçlarında kırağı artığı düşler Uyanır düşünden Söz ateşe döner Ten kaynar Vuslat uzak düşer. SİNAN YILMAZ |
Selam ve saygımla.