SANKİ
Dalganın sahile vurduğu yerde,
Gönül yareniyle buluşur sanki. Gecenin sonunda, kızıl seherde, Martılar tasamı bölüşür sanki. Gün olur yanarım geçen ömrüme, Kahreder yürürüm bazen ölüme, Depremler yaşamış sefil gönlüme, Hüzünler peş peşe doluşur sanki. Efkar basar canan, cana küsünce, Selamı, sabahı birden kesince, Ayrılık rüzgarı serde esince, Sevda bahçesinde gül üşür sanki, Hicranın peşinden dalınca gama, Dört mevsim bulutla kaplanır sema, Vuslat hep ufukta görülür ama, Saatler tersine çalışır sanki. Alınyazım buymuş, düştüm zalime, Anlatmaz derdimi yüz bin kelime, Gizli gizli bakıp mecnun halime, Elden evvel dostlar gülüşür sanki. Halil Gürkan |