Yanlızlık II
bundan sonra sen benim
ebedi arkadaşımsın seni terk etmeyeceǧim ölene kadar hiç bir kadında doldurmayacak yerini, birlikte belirlediǧimiz için kader çizgilerimizi, kurşun kalemimide sayarsak bizde oluyoruz bir üçüz, kaǧıtlar anne, kalem ise baba satırları yazmaǧa uǧraşan hüseyin ise, yavru bebek henüz senin kollarında… bir de en yakın olduǧum ölüm, gizli sevdamdır hep içimde bundan sonra sen benim ebedi arkadaşımsın seni gönüllü terk etmeyeceǧim; Emine, Funda, Merve ve Fadima’yla hele o yüreǧimi yakan, mendebur ise zehir kusar, her hatırlayışmda hafızama… seni gönüllü terketmeyeceǧim biz bir dördüz olacaǧız, yeni, meşeden yapılmış masamla, vucut bulacaksın sen, yeni aldıǧım Samsung bilgisayarımın tuşlarında… düşüncelerim ise amade, tetikte bekleyen, asker gibi hazırolda… iyi ki varsın diyorum, en azından yanlız deǧilim, milyarları bulan, iki ayaklı sürülerle dolu şu dünyada servetimde yok ki kalsın, öldüǧümde mirasçılarıma kendimi hediye edeceǧim eǧer kimse kaldırmaz ise güzel naaşımı, doymak bilmeyen karıncalara, bir daha ihanetin gölgesi bile dokunmayacak bana… bundan sonra sen benim ebedi arkadaşımsın tanıklıǧınla adım başı sen bana geçme istemiyorum içimden, sahip olmak için, yeni bir dünyaya… dünde sabah saat yedide, uyandırdı birisi beni telefonuyla… sadece soluǧunu duydum, tenezzül etmiyordu benimle konuşmaǧa, bastım aǧız dolusu küfürü, aylar sonar bird aha… tutkulara yenik düştüm, sevgiye boyun eǧen köle ruhumla, kostümüm şiirlerim, kaşıǧım kalemim, servetimse kelimelerim oldu şimdi hayatımda, bereket versin son derece lüks bir de, lamba aldım halojenliymiş, bir odalık cehennem şimdi döndü adeta cennete… biliyorum, aslında o kadar yanlız da deǧilim, arada sırada el de sallıyorum sıfırbirellisekiz tramvayına, sürekli uǧuldayan küçük buzdolabımda, sanki benimle konuşur gibi yirmidört saat çalışıyor adeta, seni iyi tanıyorum artık, sadık tek dostum oldun şimdi, dalgalanan sitemkar bulanık ruhuma perde desen ne gezer bu evde, geçenlerde utandı Fadima, benimle yorgan altına girmeǧe, karşıdakı yüksek binalardan birisi bizi görür diye… gelde haber anlat şimdi, su asi ruhlu zebaniye, işte o gün seni terkettim, sadık dostum sadece bir geceliǧine, ama ölümüne sözveriyorum, gideceǧiz birlikte ebediyete… 21.12.2008 Marburg Şehiri Lahn Nehiri kıyılarında yaptıǧım bir Pazar günü gezintisi sırasında kaleme aldım ve trenle eve dönürken son şeklini vererek bu duruma getirdim. Şiir hiç bir kimseye yönelik olarak yazılmamıştır, ama hedefi sanırım içeriǧinde gizli olsa gerek. Saygılarımla, Hasan Hüseyin Arslan, |
tutkulara yenik düştüm,
sevgiye boyun eǧen köle ruhumla,
kostümüm şiirlerim, kaşıǧım kalemim,
servetimse kelimelerim oldu şimdi hayatımda,
bereket versin son derece lüks bir de,
lamba aldım halojenliymiş,
bir odalık cehennem şimdi döndü adeta cennete…
biliyorum, aslında o kadar yanlız da deǧilim,
arada sırada el de sallıyorum sıfırbirellisekiz tramvayına,
sürekli uǧuldayan küçük buzdolabımda,
sanki benimle konuşur gibi yirmidört saat çalışıyor adeta,
seni iyi tanıyorum artık,
sadık tek dostum oldun şimdi,
dalgalanan sitemkar bulanık ruhuma
perde desen ne gezer bu evde
...........tebrikler saygılar.