-Başlıksız-Kendini koklar da durursun saçları yağmurlu kız... Bak gece düne el sallıyor Bir yıldız kaysa diyorsun Sema sana ağlıyor Nefesin mi daralıyor Korkma Bir şarkı söylersin Tutacak bir el ararsın Gözlerinin kahvesine vurulayım Payına düşen ellere seri numarası koyar bu merhametsiz özneler İzin almadan altına bile sıçamazsın. -Ölürsem seni bir daha göremem anne, -Korkma yavrum, sen gelemezsen ben gelirim. Yalnız annem korkuyor beni özlemekten Ancak annem korkuyor. Keşke aç ruhuma fıstık atmasaydınız amca, diyorum Gülüyor. ’İyi’ olup çocuk kokuma merhem sürmeyecek ya. Ama ben yine de Bekliyorum. Bir Roxane’ım var; içimin gülen yüzü, Bana varan yollarına kendimi seriyorum Hem gelsin diye geberiyorum Hem ötekiler gibi ’kötü’ olacak diye ondan nefret ediyorum. -Anne, ayaklarım neden soğuyor? -Serumun yavaş mı gidiyor yavrum? Biliyorsun anne, Bal gibi biliyorsun ki, korkudan deliye dönüyorsun. Bak Bugün yine buradayım ama Ama’sı var anne, Kırık ve yorgunum.. -Baba, pamuk şeker?, diyorum Güllerden bir tebessüm yapıyor kendine Hüznünü yağmurlara satmış, -Sen uyurken eridi, diyor. Yapma baba, Gülhane hayvanat bahçesi değil artık. Bak çocuklarıma anlatamayacağım bir hikayem de oldu hem İskelesi batan şehirlerimi bilemeyecekler. Korkarım velhasıl, Korkarım. |
Bal gibi biliyorsun ki, korkudan deliye dönüyorsun.
Bak
Bugün yine buradayım ama
Ama’sı var anne,
Kırık ve yorgunum..
-Baba, pamuk şeker?, diyorum
Güllerden bir tebessüm yapıyor kendine
Hüznünü yağmurlara satmış,
-Sen uyurken eridi, diyor.
Yapma baba,
Gülhane hayvanat bahçesi değil artık.
Bak çocuklarıma anlatamayacağım bir hikayem de oldu hem
İskelesi batan şehirlerimi bilemeyecekler.
Korkarım velhasıl,
Korkarım.
korkulacak bir şey olmasa da
korkar insan dünyadan
...