SEFİL YARATIKLARŞiirin hikayesini görmek için tıklayın BOŞUNA BOŞUNA
Geçtim ben o yollari geçtim Yazdigim kitabimi okuma bana Öyle çagirmakla ask sana gelmez O sadece ugrar kalbi olana Geçtim ben o yollari geçtim Yazdigim kitabimi okuma bana Sevdim demekle ask sana gelmez O sadece ugrar kalbi olana Parayla pulla hiç isi olmaz Dünyada tektir bir esi olmaz Sen (SİZ)ask için uygun degilsin(İZ) YAVRU(LARI)MMMMMMMMM Ugrasma(YIN) s(İZ)enden hic bisey olmaz Bosuna bosuna oynama bosuna Kim inanir senin olmayan askina Ya sana inansam kahr olur insan Senin gibi zalim düsmanimin basina (düşmanıma bile yazık) Geçtim ben o yollari geçtim Yazdigim kitabimi okuma bana Öyle çagirmakla ask sana gelmez O sadece ugrar kalbi olana Parayla pulla hiç isi olmaz Dünyada tektir bir esi olmaz Sen (SİZ)ask için uygun degilsin(İZ) YAVRU(LARI)MMMMMMMMM Ugrasma senden hic bisey olmaz Bosuna bosuna oynama bosuna Kim inanir senin olmayan askina Ya sana inansam kahr olur insan Senin gibi zalim düsmanimin basina ______________________________________________ şiirin ağır bir hikayesi var.....sanıyorum ki anlaşılması zor değil.....tanık olduğum bir aile faciasından sonra yazmıştım oldukça zaman da geçti üstünden....ama bazı yaşanmışlıkları sindirmek kolay olmayabiliyor.......ki şimdilerde bitti.......... sefil yaratıklar diye hitap ettiğim insan tipli bilmem artık ne denirse onlara Allah uzak tutsun herkesten.......ha kendilerininde içinde olanlara dilenir mi bilemem.......olur da göz ucu dokunursa ........üzgünüm......... _____________ bu şarkı sözünü de kendim için yazdım buraya.......şiiri hitap edebilecek kişiler yok kendi halkamda etrafımda (o derece ağırlar yaşanmadı,yaşatılmadı)ama şarkı sözüyle adres bi nevi aynı........ufak şeyler yaşanıyorya bazen.......işte onlardan........
Ey aşk !!!
Adına diz çöküp yokluğuna and edenler, Oyun bahçesi, at nalından yağmurlar, Sana tabut deren, Bana kefen biçen nefesler, Aynı aileden bunlar, Enseleri tasmalı insan kılıklı yaratıklar!!! Kudret mi adı şehvetinizin, Neye yarar namus bilmeyen servetiniz, Bizde ar, edep, haya sizde hani, hangi tarafta, Salyalarınızla dumana bürünen sema, Kirlenir mi sanıyorsunuz hakikat dediğimiz, Dağ yavrularına kurban olsun kalpleriniz, Sallanacaktır emri veren kelleleriniz, Hınzır tebessüm bilmez yüreklerimiz, Bir de bensem pusuda bekleyen ecel teriniz, Duymayın kahkahamı, dalgamı, Görmeyin gitsin, Acırım ama, insandan gelmeyim nasılsa, Döllenmedi ruhum orda burda, Peynir ekmek yiyenlerdenim, Ha unutmadan ot da yerim, Dişinize göre değil bilirim, İnsan değil hayvan eti yiyenlerdenim!!! Nefis doyurmak değil gayemiz, Aşk beslenir tütünümüzden, Aşktan gelmeyiz !!! Adı kainatın !!! Bunu bilir, buna hamallık eder zerrelerimiz, Biz yaşarız, Kendimizi yaşatmayız evelAllah ahır kaçkınlarına, Tan yeri sefası ayrı dillenir bizlerde, Buram buram huzur kokar evlerimiz, Eşe, çocuğa sıcak gülüşler tazeler gönüllerimiz, Belki işe belki okula, Ana kucağından, yar koynundan, Onur ocağına, Dedim ya insandan insana, Köprü altı kuytuları olmaz sine nehrimiz, Avuntu kimliği değil üstümüze giydiğimiz, Ya varız ya da yokuz!!! Budur gerçeğimiz, Oyuncak değil oynatmayız, Has tohumlar öğütürüz, Dedim ya; biz insandan türemeyiz, İnsan kılıklı tasmalı sefil yaratıklardan değil, Senedimiz; hesap dediğimiz mahşerimiz, Bekler izleriz … |