Yaralı Yüreǧim
hasret gibidir ihanet,
saklıysa eǧer bir nankörün yüreǧinde kar etmez senin sevgin, akıp gider, buharlaşıp kaybolur kendi içinde… birde akarsa yüreǧine bir gaddarın, mutluluǧa karşı savaş acan bir cellatın gönlüne düşmüşse ne önemi var, senin sevginin aǧlamışsın, yırtılmışsın, ölmüşsün, büzülmüşsün, kann akıyorsa da yüreǧinden, kim bilecek, birini sevdiǧini içinden… sen umutla ve temiz hayallerinle, çifter atlarken merdivenleri, öbürü düşürür bir tekme ile seni geri, ukalaca, egoistce aşaǧılarsa da sevginle dalga geçsede, farketmiyor eǧer sen seviyorsan, o bir gün “seni insane olarak, kaybetmekten korkuyorum“ desede yine bir tekme ile devirir seni, kirlenmiş ruhu ile… sevdiǧini bilsede, çünkü yelken açmıştır başka ihanetlere de yüreǧinde sevgiye direnen bir güçle, ey sevgim, saygı duy şimdi kendi kendine, yaralanmış yüreǧinle, unutma insan olmanın erdemlerini insanlıkta gizlidir her şeyin sihiri neslin tükensede, öǧrenmelisin ihanetlere karşı direnmeyi ah sevdam ah, harabeye çevirdin sen şu temiz duygularala seven yüreǧi. 24.11.2008, Bornheim Mitte, Frankfurt/ Almanya |