9
Yorum
30
Beğeni
5,0
Puan
189
Okunma

Gözlerim şimdi, hiç su görmemiş bir kuyu gibi derin.
Bütün bulutlar başka iklimlere söz vermiş, bana uğramıyor.
Yağmur yağmaz vahalardan yüreğime, biliyorum.
Bu kuraklık, sadece toprağın değil; kalbimin de coğrafyası.
❖
Her umut, bir serap gibi belirir uzakta, ışık kırılması.
Yaklaştıkça anlarım; orası sadece bir hiçliğin yansıması.
İnanmak, yorgun bir gölgenin peşinden koşmak gibi.
Ve ben, o yorgunluğu bile dinlendirecek bir ağaç bulamıyorum.
❖
Sana giden yol, tozla kaplı, çıplak ayakla yürüyorum,
Her adım, bir önceki acıyı tekrar canlandırıyor.
Geri dönsem de değişmez; çünkü çöl, sadece dışarıda değil.
O, benim içimde kurulan,
Sınırı olmayan bir devlettir.
❖
Sana ait olan her şeyi, bir kum tanesi gibi sakladım.
Rüzgâr estiğinde, hepsi havaya karışır, kaybolur diye.
Ama rüzgâr, sadece seni alıp gitmezmiş;
Rüzgâr, geride kalan sessizliği de yayıp çoğaltırmış.
❖
Benim gökyüzümde, ne yön gösteren bir kutup yıldızı kaldı.
Ne de beni serinletecek ince bir ay ışığı izi.
Bütün haritalarımı yaktım, çünkü biliyorum:
Varacağım tek yer, bu sonsuz ve kavurucu tekerrür.
❖
Bu susuzluk, basit bir ihtiyaç değildi; ruhumun temel taşı.
Ne kadar su içsem, seni geri getiremez o ferahlık.
Damarlarımdaki kan, artık su değil, incelmiş bir hüzün.
Senin adın, dilime değdiği an bile, beni daha çok kurutur.
❖
Bazen bağırıyorum, sesimin en kalın, en tok yerinden.
Duyduğum tek şey, kumların o ince, alaycı fısıltısı.
Çöl, yankıyı bile reddeder; her ses, yutulur anında.
Sana dair hiçbir iz, bu sonsuz boşlukta tutunamaz.
❖
Zaman, bu çölde kum saatidir, ama tersine akar.
Her dökülen tane, beni geleceğe değil, geçmişe çeker.
Ne kadar ilerlesem de, ayak izlerim hep geriye dönüktür.
Ben, kendi hatıramın etrafında dönen, yorgun bir gölge.
❖
Ve ben o vahasız çölde, ne kurtuluşu ne de sonu bekliyorum.
Sadece bu kuraklığın, içimde açtığı derin çatlaklara bakıyorum.
Çünkü sevmek, bir zamanlar yağmur beklemekti;
Şimdi ise, yağmayacağını bilerek susuzluğu kucaklamak.
Cemre Yaman
5.0
100% (12)