0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
95
Okunma

Acı Çiğdem çiçeğim, ne acı bir isimsin şimdi,
Güzelliğin altında saklanan o zehirli tohum.
Sen, zehir zıkkım zemberek sevgili,
Her yaylanışında kalbimi daha çok kırdın.
Sana her şeyimi verdim, bir deli divane gibi.
Önüne serdim hayatımı, avuçlarımda aşkımı.
Aşkımı, sevgimi verdim, en saf, en temizinden,
Hayatımı, zamanımı, en kıymetli hazinelerimi.
Paramı, her şeyimi verdim, hesap sormadan,
Sana adadım kendimi, bir köle sadakatiyle.
Ama sen... sen sadece almayı bildin,
O doymak bilmez narsist ruhunla, hep aldın.
Benden uzaklaştın, ruhumdan çeker gibi nefesi,
Her gidişin, geride bıraktığın derin bir yaraydı.
Bana acı verdin, o çiçeğin zehri gibi sızan,
Yavaş yavaş, sessizce tükettin beni.
Kaçtın, evet, kaçtın yüzleşmekten,
Kaçtın verdiğin acının sorumluluğundan.
Acı Çiğdem çiçeğim, narsist sevgilim,
Artık bu oyun bitti, o zemberek koptu.
Yeter artık! O kapı kapandı, kilitlendi.
Ne sana verilecek bir şeyim kaldı, ne de bir şansım.
Sen, o zehirli güzelliğinle kal yalnız,
Ben, senden uzakta, yeniden nefes alacağım.
Ve bu acı, artık benim kurtuluşumun adıdır.
Hüseyin TURHAL