1
Yorum
6
Beğeni
5,0
Puan
151
Okunma

SESSİZLİĞİN İSYANI
Yalnızlık bazen kalabalıkların gürültüsünde büyür
bazen bir kahkaha yankılanır
bir çatal masadan düşer
ve yalnızlık sessizce içinde çoğalır
varlığının bir yanı ışığı isterken
diğer yanı karanlıkta kök salar
herkes seni “mutlu” sanır
dudak kıvrımlarında
yüzyıllık bir keder uyur
ama sen gülümsemek zorunda kalırsın
kalbin tren garı gibi
kimini karşılar
kimini uğurlar
kimse bilmez
gidenlerin ardında nice enkazlar bırakır
sözler diline varmadan kül olur
ve sen
terk edilmiş bir yürekle kalırsın
en derin yaraları,
“seviyorum” dediğin
en güvendiğin insanlar açar
artık her yol
her iz
ihanetin hüküm sürdüğü geçmişe çıkar
içtiğin kahve bile seni aldatır
kırk yılın hatrına
sadakati unutur
bir vedanın acı tortusunu geride bırakır
fincanı çevirip geleceği okumak istersin
ama içinde onanmaz bir sessizlik büyür
öyle bir sessizlik ki
seni anlatan şarkılar bile yavan kalır
kim bilebilir
uykuyla mücadelenin
var olma savaşı olduğunu
kim anlayabilir ki seni
gülümsemenin bir maske
sessizliğin bir çığlık olduğunu kim bilir
sen
kendi gölgeni sürgün ederken kendinden
her kalabalık biraz daha sildi yüzünü senden
yine de unutmamışsın kendini
dert etme
bazen sessizlik ölümü değil
yeniden doğmayı öğretir.
Efkan ÖTGÜN
5.0
100% (2)