Hep gönül gözüyle, baktım güzelim
Sevdalar şairi, diyorlar bana
Kalpte nehir olup, aktım güzelim
Gülmese de yüzüm, hiç aşktan yana
Sevdalar şairi, diyorlar bana

Güzel, güzelliktir, yaşarken gayem
"Aşkların şairi" benim de payem
Nasıl akar bilsen, gönül şelalem
Şiir pınarından, iç kana kana
Sevdalar şairi, diyorlar bana

Vatandır, bayraktır, yürekteki giz
Çiçeğin, böceğin, bıraktığı iz
Her aşkın önünde, diz çökeriz diz
Sevgidir elbette, en güzel rana
Sevdalar şairi, diyorlar bana

Sevmek ne güzel, alınca karar
Yürek başka atar, kuşatır, sarar
Duygular kabarır, sevdiğin arar
Cezb eder insanı, aşktaki mana
Sevdalar şairi, diyorlar bana

Canandır aşktaki, sığınak, liman
Kamaşır bakınca, cananda leman
El ele, göz göze, geçerken zaman
Doyum olmaz inan, her güzel an’a
Sevdalar şairi, diyorlar bana

Elif olur, uğrun uğrun yağan kar
Bazen lalezardır, bazen de gülzar
Neler olur neler, aşığa bir yar
Canım kekliğim der, bazen de suna
Sevdalar şairi, diyorlar bana

Layık olanları, yazar, överim
Güzelleri, sevmek güzel, ne derim
Karacoğlan gibi, ne çok severim
Lüzumsuz, aşıktır, desene şuna
Sevdalar şairi, diyorlar bana

Sadık DAĞDEVİREN
Aşık LÜZUMSUZ

ETEK YAZILARI

RANA : Güzel, hoş, çekici
CEZB : kendine çekmek, kendine bağlamak, etkisine almak.
LEMAN : Parıltı, parlaklık
SUNA : Erkek ördek, göllerde ki yaban ördeği
UĞRUN : gizli bir biçimde, gizli olarak, gizlice.
LALEZAR : Lale bahçesi
GÜLZAR : Gül bahçesi