Tutkulu bir fısıltı gibi çöker geceler
Kirli sırlar taşır yıldızsız semalar
Adını andığımda titrerken eller
Aşk, bir yemin gibi akar dudaklardan
Ve her harfinde biraz daha yanar
Günahın en kırmızı damlasında

Zaman zehirli bir öpücük gibi geçer
Bir dokunuşta bile yankı bulur sitem
Aşkın kalbime bastığı her hece
Yanar içimde, suskun kelimelerle
Ne kadar kaçsam da teninden
Dönüp dolaşır, esir alır yeniden

Sokak lambaları altında yitmişiz
Gölgeler sarılmış tenimle tenine
Karanlıkta çıplak bir niyet gibi
Korkusuzca dokunur içimizdeki ses
O an, dünya durmuş gibi
Ve her nefes, seni yeniden çağırır

Kan kırmızı düşler sarar gözlerimi
Seninle var, seninle yok olan
Bir bakış, bin ihtimal
Aşkın en başıbozuk anında
İçimizde hep aynı yangın
Ve hiç sönmeyen o ilk temas

Geriye kalan sadece bir çırpınış
Sonsuzluğa yazılmış bir öykü belki
Ama her cümlesi seninle anlamlı
Aşk dediğin, acıyla kutsal
Ve biz, günahın ortasında
Cennet gibi yan yana

Sözlerin sustuğu yerde başlar aşk
Teninle tamamlar kendini kelimeler
Dudağında mühür, kalbimde ateş
Yasaklara rağmen, daha da derin
Bir ömür yetmez bu ihtirasa
Ama bir anın içinde sonsuz biziz

@NURAL BEKTAŞLI