8
Yorum
23
Beğeni
5,0
Puan
236
Okunma

Bu şiir, uyanıklıkla rüya arasındaki ince çizgide yürüyen bir kalbin sessizliğini dile getiriyor. Her mısra, bilinçaltının en derin dehlizlerinden süzülen bir çağrının yankısıdır. Unutulmuş cümlelerin, içte kalan duaların, tamamlanmamış kelimelerin ruhla buluştuğu bir anın izini sürer.
Bazı sözler uyanınca kaybolur; bazılarıysa, yalnızca uykuda tamam olur.
Gözlerim kapalı, kalbim açık,
Bir cümle düşer uykunun eşiğinden.
Ne tam bir kelime, ne de hayal gibi,
Sanki gökten süzülen ince bir niyaz.
Rüyanın ortasında bir ses:
Ne senin sesin, ne de benim.
Belki ezelden kalma bir çağrıdır bu,
Yaralı harflerle dokunur içime derin.
“Unutma,” diyor, “içinde kalanları,
Her sustuğun, bir gün seni çağırır.”
Ve ben…
Uyansam da silinmez o yankı,
Bir dua gibi kalır dudaklarımda.
Sabah olur, ışık dokunur cama—
Ama rüyam hâlâ içimde sürer.
Çünkü bazı cümleler,
Sadece uykuda tamamlanır.
5.0
100% (11)