Gözyaşı dökerken avuçlarıma
Gidiyorum diye bildim sadece
Süzülüp inerken yanaklarıma
Yaşları koluma sildim sadece

Ağustos ayında beden buz kesti
Kulağıma gelen gaipten sesti
Zemheride rüzgar bağrıma esti
Dağ başında esen yeldim sadece

Yüreğim kan revan canım yanıyor
Paramparça olmuş dilim kanıyor
Görenler dilenci garip sanıyor
Mehran bakışlara güldüm sadece

Dağlara haykırdım duyulmaz sesim
Çığlıklarıma yar yetmez nefesim
Çatlayacak gibi göğüs kafesim
Kendimi toprağa saldım sadece

Beyazlar içinde bir bendim kara
Ne olur alo de bir kere ara
Düşürme gönlümü ah ile zara
Gönül kapısını çaldım sadece

Bir hançer vurupda yarsa bağrımı
Tabipler tabibi duysun çağrımı
Al canımı yarab dindir ağrımı
Zalim kullarından yıldım sadece

Gayretliyem bunlar sana az daha
Yaşantına öde canınla paha
Kazdılar mezarın çıkma sabaha
Sayende ölmeden öldüm sadece


İzzet Gayretli
T. R. 30.05.2007