HAYATA DAİR KARALAMA
bir duyumsama kadar yanılsamalar yaşanılan anlarda
trenler geçer gözbebeklerinden ve geçip giderler yolcusuz garlara doğru ıssız ve sessiz vagonlarla bıçaklar geçer beyninin en kılcal yerlerinden iki ucu keskin bıçaklar ve sen hangi tarafa değsen kanayan ben olurum kanı akan ben canım sana akar yanıldığını anladığın anlarda başlar yangınların yanan sen olursun küllerini bir ebabil taşır yalnızlık koyar bir gün içten içe ağırlığını taşıyamazsın bir Anka tüyünün belki o zaman yeniden doğarsın kendi küllerinden bir kuş kapı zilinde mahkumdur sanırısın korkarsın her çalışında kapının zilinin çünkü özgürlüğünü alacak diye sanrılar sarar benliğini sarsılırsın şırıngalar gözbebeklerindeki irise temas eder hücre hücre kaybolursun bir kaç devin valsine şahit olursun kulaklarının içinde cüceler tangolarını bitirmiştir sen hala kemanının yayını yay burcu sanırsın yanılırsın sanrılar sarar bedenini sarsılırsın ölüm ile yaşam arasında ince bir çizgi vardır bilirsin ve hiç bir yeni doğmuş bebek emerken annesinin memesini yüz yaşındaki bir ihtiyardan daha uzak değildir ince çizginin ötesindeki ölüme yaşarken hayatını dolu dolu bazen hayata dair sırları çözmek istersin ve her bir sırrı çözdüğünü sandığın anda bu defa ölüme dair sırları duyumsarsın ölmek istersin bu sırları çözmek için ve yine bilirsin ki ölüm sana bir nefes kadar uzak bir kurşun kadar yakındır oysa sen sırrını çözmek istediğin ölüme erişmek için ne o nefesi terk edersin ne de bir kurşuna sarılırsın delicesine fakat yinede yaşam ile ölüm arasındaki o ince çizgiyi duyumsarsın kırımsı mutluluklar yağsa da üzerine ara sıra geçici olduklarını bil ve sen bir buz dağına tutunmaya çalış tüm benliğinle ve şunu hiç unutma buz dağları milyonlarca göz yaşı biriktirirler içlerinde göz yaşlarındaki tuzu düşün o kadar kutsaldır ki gözyaşında olduğu halde gözü yakmaz ve balıklar tuzsuz bir denizde yaşayamaz. repliklerini unutursun bazen oynadığın oyuna dair o anda bir palyaço girer devreye ve senin tüm repliklerinin hiç bir önemi kalmamıştır seyircinin gözünde iyi ki varsın dersin sahnede dansını eden palyaçoya onu sende seversin oysa senin oynadığın tek kişilik bir oyundur o sadece sen repliklerini hatırlayana kadar sahnededir sen repliklerini hatılarsın bir palyaço daha iner sahneden perde senin için tekrar açılır sen seyircilerle yine tek başına kalırsın palyaço gider perde iner bir kaç replik belki senden çalmıştır ama onlar sadece replik değil palyaçonun hayatı olan senin sahnende can bulduğu bir kaç anıdır uzakları yakın eden nedir bilirmisin sen? düşünmene gerek yok ben söyleyeyim sahne gülü uzakları yakın eden attığın o ilk adımdır...! ! ! Galip Sinecikli |
GETİRMİŞSİNİZ.BEĞENİYLE OKUDUM.GÖNLÜNÜZE SAĞLIK ŞAİRİM.
SELAMLAR.