Gönlümde bir sevda Diyarbekir’e has Hevsel’den esen rüzgar sanki bir yas Sur dibinde gezerim aklımda sen Gözlerin yıldız gibi kalbimde şen
Dağkapı’da çay içerim seni düşünürüm Melikahmet’te dolaşırım sana bürünürüm Kırklar Dağı’ndan bakarım şehre aşığım Seninle geçen her an sanki bir düğünüm
Ciğer kokusu sarar sokakları gezerken Amedspor’un aşkı yüreğimde eserken Gakkoşlar toplanır türküler söylenir Seninle geçen her an ömre bedeldir
Dicle’nin suları akar kalbimde coşku Seninle olmak bana en büyük coşku Diyarbakır’ın aşkı yüreğimde yanar Sensiz geçen her an bana hep Zarar
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Saygı değer hemşerim kaleminize sağlık Ben Diyarbakır ofis çocuğuyum babamın görevi nedeniyle fazla yasayamadım orda anne tarafım halen orda yaşıyor memnun oldum saygılar
Saygı değer hemşerim kaleminize sağlık Ben Diyarbakır ofis çocuğuyum babamın görevi nedeniyle fazla yasayamadım orda anne tarafım halen orda yaşıyor memnun oldum saygılar
EY DİYARBEKİR DİYARBEKİR 8 Ey Diyarbekir, Diyarbekir! Sen, fikri güzel gönlü güzellerin, som altından yapılmış nişanelerisin. Sen, bağrı yanmışların, hararetlerini gideren, suyu şarıl şarıl buz gibi akan, çeşmelerisin. Sen, bu üç günlük fani dünya hayatında, rahmani yollarda yaşama hevesilerisin. Ve sen, firakları bitiren, ermişlerin meclisinde çok ateşli konuşulan visallersin.
Ey Diyarbekir, Diyarbekir! Sen, sana sevdalı gözlerin, didelerinden süzülen, rahmani gözyaşlarısın. Sen, doktora tezlerine konu olan, ve görenleri kendine hayran bırakan, mezar taşlarısın. Sen, Allah’ın rızasını kazanmışların, sende doğmuş sende metfun olmuşların, naaşlarısın. Ve sen, sevgi ve muhabbet abidesi insanların, sofralarında en lezzetli, en helal aşlarısın.
Ey Diyarbekir, Diyarbekir! Sen, sana sırılsıklam sevdalı olanların, dillerinden düşmeyen, yufka yüreklilerin aşkısın. Sen, parmakla gösterilen, ilmiyle amel eden, ve önlerinde edep ile diz çökülüp oturulan zatlarısın. Sen, şanı yüce Allah’ın rızasını kazanmışların, en güzel hayatlarısın. Ve sen, çok ıraklardan hayırlı ve güzel muştuları getiren, kuşların yorulmuş kanatlarısın.
Ey Diyarbekir, Diyarbekir! Sen, sadece ve sadece, hak ile batılı birbirinden ayıran, her daim sendeki güzellikleri gören, sevda sürmesi çekilmiş çay karası gözlersin. Sen, sende yaşadıkça, helal süt ile emzirilmişlerin asla ve asla bozulmayan özlersin. Sen, hafızalardan silinmeyen ve aklı selim düşünen insanlara kılavuzluk eden us dolusu sözlersin. Ve sen, helal aş ve ekmeğini binbir umutla pişiren, küllenmiş közlersin.
Ey Diyarbekir, Diyarbekir! Sen, çok ünlü ressamların gönül tuvallerine, rengarenk mahirce resmedilmiş, el emeği göz nurlarısın. Sen, ömür miadını, şeref ve namusuyla, yaşayanların onur ve gururlarısın. Sen, ya göründüğü gibi, ya da olduğu gibi görünenlerin, neşe ve sürurlarısın. Ve sen, kurumuş çatlamış gönül tarlalarını sulayan suların, gümbür gümbür akmalarısın.
Ey Diyarbekir, Diyarbekir! Sen, sevgi ve muhabbet yolunun, en ihlaslı gözü kara, çifte yürekli kemlik bilmeyen yolcularısın. Sen, uhuvvet ormanlarının, en kıdemli en mahir kolcularısın. Sen, insandan bir ömür boyu gitmeyen, sadakat ve ahde vefalılık rayihalarısın. Ve sen, kolay cevaplanamayan, sual meleklerinin, en kolay sorgularısın.
Ey Diyarbekir, Diyarbekir! Sen, feleğin sillesini yemişlerin, Allah’a çok içten yalvarıp yakarmalarısın. Sen, rahmani yollardaki yolcuların, şeref namus ar ve haya damarlarısın. Sen, asil yürekli insanların, ariflerin meclisinde, terbiyelice oturmalarısın. Ve sen, zalimlere, vicdan ve merhamet yoksunlarına, celalli ve haşin bakmalarısın.
Ey Diyarbekir, Diyarbekir! Sen, doğru ve dürüstlüğün, barış ve kardeşliğin, fidanlarına, verilen can sularısın. Sen, insanı cennetlik eden günahların, dökülmesine vesile olan, güzel ve yumuşak huylarısın. Sen, dostlarının ayıp ve kusurlarının, içine atıldığı dipsiz kuyularısın. Ve sen, en müzmin yorgunlukları gideren, en şirin uykularısın.
Ey Diyarbekir, Diyarbekir! Sen, konuşurken kesinlikle yalan söylemeyen, sözünün eri asil insanların yedi veren gönül bağlarısın. Sen, muhabbet ve sevgi bayrağının, özgürce dalgalandığı ulu dağların doruklarısın. Sen, insanlıktan nasiplenmişlerin, nazarında çok iyi karılmış gönül köprülerinin harçlarısın. Ve sen, tarih sayfalarına, çini mürekkep ile yazılmış, mert ve yiğitlerin yaşadığı, altın çağlarısın.
Ey Diyarbekir, Diiyarbekir! Sen, sadakat ve ahde vefalıların, yazılmakla, anlatılmakla bitirilemeyen sözlerisin. Sen, seyyahların hayran kaldığı, dört mevsimin yaşandığı, yüzlerce medeniyetlere ev sahipliği yapan ve yolları dümdüz olan güneydoğunun en büyük şehrisin. Sen, kitaplar dolusu hayranlık şiirlerinin yazıldığı, şehri Diyarbekir`sin. Ve sen, bir anlık firakında, sana sevdalı gönüllerin, tarifsiz en manidar vuslat özlemlerisin. 31/Ağustos/2018
Selamün aleyküm sevgili Kardeşim Ben de Diyarbekir Bağlar çocuğuyum. Diyarbekir hakkında yazdığım 44 şiirim var ve her şiirim en az on kıtadan oluşuyor. Hatta 17 Mart 2018 de Cumhurbaşkanımız Ak parti mitinginde MEDENIYETLER ABIDESI EY DİYARBEKİR başlıklı şiirim can alıcı 8 mısrasını okudu. Ben Yüzde yüz Diyarbekir sevdalısıyım. İsterseniz size bir tanesini gönderebilirim. Saygı ve hürmetlerimle her şey gönlünüzce olsun! YouTube İbrahim halil demir ey Diyarbekir Diyarbekir diye yazarsanız seslendirilmis şiirimi dinleyebilirsiniz. Eğil barajında Sandal üzerinde ibrahim halil akboyun tarafından çok güzel seslendirimis. Dinlemenizi ve dinledikten sonra da şiir hakkında görüş ve düşüncelerini yazmanı rica ve istirham etsem acaba yaparmisiniz bunu
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.
Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.