Bir Hiçte Bir Yok...Ne desek hepsi boş Ne yapsakta Nafile, Aynı insan Aynı mekan Niyeti de yok gibi Hiç yok gibi Sanki Değişmeye değiştirmeye Kendinden başlayarak Ve Nihayetinde sormam gerek Bu iş Nasıl olacak Sen sen değil iken Bende de ben, Sanma ki Becere/bile/ceğiz Kendimizden uzaklaşarak Birbirimize yabancılaşarak, Bu Yalana kurban olmak değil de ne Gerçekler yerlerde sürünürler iken, Sorarım sana Papağandan Ne farkımız Var, Anlat bana Ne Anlamı var Bir ömürden Sonsuzluğa uzanmanın Geri geri giderek Varamıyacağımızı bile bile, Mantık neden dur demez ki Yoksa elimizi kolumuzu Tutan mı Var Dilimize Prangalar mı vurulmuş Bilmiyorum bilemiyorum, Yanan yürekler cabası Nice bacalar sönmüş İsi miras gibi Yarınlarımıza Göz gözü Görmüyor, Tepiniyoruz meçulde Açmışız ellerimizi Boşa, Boşuna Boşluğa, Neticesi bir hiçte bir yok Bir yoka bir nokta, Ne gelen var Ne de giden, Sanki Umutsuz Bir Yolculuğa çıkmışız Biz bizde Kayıp, Savrulsakta artık ne/ye ki fayda ... * Berlin, 30.12..2024 * Talat Özgen |