Üstüme Gelmeyin
Doğarken anam ağladı doğduğumda ben,
Bir ömür geçti gamla hiç olmadı güldüren, Soğuk musalla taşında namazımı kıldıran, Üstüme gelmeyin sahte dostlarım, Siz değilmisiniz beni, yaşamadan öldüren. Her seveni yâren sanıp her canı yoldaş bildim, Ağlayanla ağlayıp her gülen ile güldüm, Birkez sırtımı döndümse binlerce kez gömüldüm, Üstüme gelmeyin yâr bildiklerim Varlığınız bana ceza, Ben’se size ödül’düm. Yıllarca koştum hep peşiniz sıra, Gah divâna kıvrıldım gah bir hasıra, Gördüm’ki sadâkat etmiyor para, Üstüme gelmeyin vefasız kullar, Yine kimsesizim, yine fukara. Bir verip beş aldı talihim benden, Ezilen ben oldum bu sahte düzen’den, Derd’e davacı değilim şikayetim üzen’den Üstüme gelmeyin gam simsar’ları Ne yol’dan şikayetçiyim, Ne’de yolu çizenden. Aşkı kutsal bilip sevdikçe sevdim, Bazen gelin oldum bazen güvey’dim, Her kapıya kul olmazdım Hakkı bileydim, Üstüme gelmeyin sevgisiz sevgililer Artık ilâhi bir aşka boynumu eğdim. Ne bir bardak su veririm Ne bir lokma aşımdan, Dökülen saçlarım gibi bir bir düşün başımdan, Sayenizde gün görmedim Bu gencecik yaşımdan, Üstüme gelmeyin canım diyenler Kıymetli değilsiniz artık bir damla gözyaşımdan. FEVZİ EMİR YILMAZ |