Söyle
Kaç tonu vardır yalnızlığın?
Söyle!.. Şu çölleri bile suya boğan yağmur aşkına, Söyle! Kimdir rüyalarını yaralayan? Kimdir kalbinde hasret çöllerini yeşerten? Dökülen bir hüznün, Geçmişe çakılı her acının hatırına, Söyle! Eski bir aşk gibi yavaş yavaş unutuluyorsun şimdi bende… Gözlerimde sonbahar, Karanlıkta küle dönüp savrulan köz, Gün ışığında soldurulmuş hayaller, Ruhunda yaralanmış tebessümler Dolanırken elime eteğime, Bir yürek mahpus şimdi sende! Demirsiz kapılarda titrer yalnızlığım, Ve her gün, Kırık bir anıyla uyanıyorum… Bir çağ ki; Güzellik, güç ölümsüz gibi sanılan… Şimdi anlıyorum ki yanılmışız! İçimize huzur veren çiçek kokularını unutarak! Bağrımıza ferahlık gün doğumlarını görmezden gelerek!!! Gölge oyunlarıyla ürperttiğin yüreğime, sıcak bir an getir artık… Dağılsın yalnızlığım, Yeşersin sararan yapraklarım, Savrulan rüzgârında, Bana yeniden umut ver… |