15
Yorum
37
Beğeni
5,0
Puan
540
Okunma
gönül ırmağında
kıvrıla kıvrıla yaptığım uzun yolculukta
kaya ve taşlara çarpa çarpa parladım
cilalanmış gibi oldum
tam uçsuz bucaksız sevda okyanusuna ulaştım derken
sonunda duygularım
bir balığın gözünde şimşek olup çakmak yerine
dalgaların sahile vurduğu bir odun parçasına dönüştü,
gerilme esnekliğine sahibim yine de
tıpkı bir yay gibi
ok olup fırlasın cananın sevgisi yürek yayımdan
ve kopsun yüreğimin en derin noktasından istiyorum
önyargılı olmak ne kötü
hep şuna inandı
ona karşı hislerimin gargalak olduğuna
tıpkı çer çöp gibi değersiz,
oysa benden ne heykeller yapılırdı
keşfetseydi bir heykeltıraş beni
dumanlı havayı seven bir bozkurt
belki de şaha kalkan bir kısrak
Seğmenoğlu
Gargalak. dalgaların kıyıya sürüklediği ağaç dalları ve kütüklerine verilen isimdir.
5.0
100% (28)