BULANIK
BULANIK
Bitmiyor cananın şartlı söylemi Selamı sembolik tezler bulanık Derdi kaderle mi koca köyle mi Kaş kabağı yıkık, gözler bulanık Dokunan, köz keser sirayetinde Kıl kadar sadakat yok niyetinde Rolünü el seçmiş, hayat setinde Her şey arapsaçı, sözler bulanık Ölüm bakmaz, kurusuna yaşına Dertli olan, tabip gezer boşuna Uğurun bu türü düşman başına Dağı duman aldı düzler bulanık Bir yıl daha duman, geldi civara Ay bulutta, ne boz belli ne kara Mazim çerçeveli, asmış duvara Resimler defolu, pozlar bulanık Şerifoğlu, düşün âdemden beri Hacı yallah dedi dönülmez geri Gömücüler deşti döktü her yeri Ermişler muamma, izler bulanık Ali Eliş Söz: Bulanık; Sıfat-- Açık seçik görünmeyen, net olmayan: Bulanık görüntü Yallah: (Haydi, yürü, kalk, git" anlamlarında kullanılan bir söz: (Güncel Türkçe Sözlük) |