YORGUN KISRAK
Kısraklar da yorulur
Taşlı yollara nal salmaktan... Yorulur düz bayırlarda Dingin sulara kanmamaktan Yorulur onlar da! Hep rüzgara karşı koşmaktan... Vurulunca eyer sırtlarına Gem’ ağızlarına Ne hacet ki kırbaca Kanar kendiliğinden Yare değmeyen dudaklar. Dokunmayan vücutlar Durgun bir kısrağa denk gelirseniz eğer bir gün Sakın dokunmayın onlara Çünkü erken tükenir Ruhu bedeninden yorgun olanlar... Özlem SABA |
Gem’ ağızlarına
Ne hacet ki kırbaca
Kanar kendiliğinden
Yare değmeyen dudaklar.
Dokunmayan vücutlar
“Yorgun Kısrak” şiiri, hem doğanın hem de insan ruhunun yorgunluğunu etkileyici bir şekilde dile getiriyor. Kısraklar, özellikle taşlı yollarda nal salmanın, düz bayırlarda dingin sulara kanmamayı ve rüzgâra karşı koşmayı ifade eden imgelerle yüklü. Bu, aslında yaşamın zorluklarıyla dolu bir yolculuğun metaforu olarak da okunabilir.
Şiirin ilk dörtlüğünde, kısrakların yorgunluğundan bahsedilirken, taşlı yolların zorluğuna ve bu yolda karşılaştıkları güçlükler nedeniyle oluşan yorgunluklarına vurgu yapılıyor. Burada, yaşamın getirdiği zorluklarla yüzleşmek zorunda kalan herkesin bir gün yorulabileceği gerçeği vurgulanıyor. Kısraklar, birer simge olarak, bireylerin üzerindeki yükleri ve mücadeleleri temsil ediyor.Kutluyorum.