Sevgilim
Yeni dünyaların doğuşu,
Belki en batısından başlar kıtaların. Göveren mutluluklar ak değil, Sen korktun mu bilmem yokuşundan, Bir de henüz avucuma doğmayan sabahın, İçinden koparılıverilmesinden? Suç hep mihman mıdır, Aşikâre istekli? Sen ki sevgilim, meyillisin, Kendimden bilirim. Elimin serçe parmağından, Kalbimin şah damarına. Hangi suça iştirak edersen neferinim. Hangimizin canı daha çok yanar? Hangimiz daha çok ölümlü? Ben ölmeden yaşamayı, Annemin bilek damarlarını, Babamın bıyık makasıyla kestiği Kundağıma bağladığı gün öğrendim... Jilet, suçluların intiharıydı İlaç, çaresizlerin Her beyazıma düşen kan kadar hakkı. Bu hikâyenin neresinden uzaklara dalsam Bir önceki satırda, Çocukluğumda bırakılan Boz bulanık sevinçlerim gelir aklıma, Sevgilim! Masal diyarında gerçek bir kahramanı andırıyor omuzların. Sanki yitiklerin toplanmış kaftanının eteklerine, Bir bakışının yettiği yerde sanki aşikâr olacağım. Sevgilim! Buralarda aşkı, atlarımızın ayağına sararız, Onları vurmadan önce iyi gelir vicdanlarımıza. Sevmeyi bilmediğimizden değil, Gün batımında ve gün doğumunda gözlerimizi kapattığımızdan güneşe. Şimdi sevgilim, Seversen esaretimi özgürlüğe değdiği yerden, Bütün gökyüzüm senin. Zamansız ve mekânsız, Hür asudenim, Sevgilim… |
Buralarda aşkı, atlarımızın ayağına sararız, Çok ekstrem bir mısra .
Onları vurmadan önce iyi gelir vicdanlarımıza.
Sevmeyi bilmediğimizden değil,
Gün batımında ve gün doğumunda gözlerimizi
kapattığımızdan güneşe.
Çok iyi bir şiir beğenerek okudum.
Sahi Mihraa;
Suç hep mihman mıdır,?