düş ısırığıŞiirin hikayesini görmek için tıklayın net olmayan yerde sular hep bulanıktır...
boğulursunuz!! en iyi yanlış ve en kötü doğru ile araftayım... bir mum yaktım Kül tablası anılarıma gözler baykuş, geceler d/ilsiz. birbirine dokunan iki sessizlik serildi cehennem çayırlarına bir yağmur duasının koynunda çayır çayır yanan gecelerce --arzular kızıl ferman harmanında düven taşları düş ısırığı-- kendime çok, sevgiliye az geldiğim bir zamandayım hüzünler yama gözyaşımın gamzelere yetmediği anda eğiliyor kıyama. --bu şehir artık karanlık hayret çakımlarında aydınlanıyor-- düş ısırığımda ise yanık ağızlı kadınlar göğüsleri portakal çiçeği usumun kıyısında bağdaş kurmuşlar elleri buz kurusu gözleri yusuf kuyusu nü düşler yontuyorlar ben bu gün de Sen de kaldım en iyi yanlış ve en kötü doğru ile topluyorum kendimi dağıttığın yerden dalıyorum bir karanlığın içine medet umuyorum yere düşmeyi bekleyen gölgemden //kefen giydirilmemiş umudun külleri savrulmuyor kendimde, kendinden hiç kalmasa bile.// fld. |
Umuda kefen giydiremeyiz, bir yerden sonra hortlar...
Can kırılıp, içine dökülür, bir tek sen duyarsın
Sevgiler, selamlar