YORGUN
Koşturduk hayatın hengamesinde
Hancı yorgun, yolcu yorgun, yol yorgun. Sıkıldık hep keder mengenesinde Dizler yorgun, ayak yorgun, kol yorgun. Gönülde bahçesi tarumar olan Her tarafı ayrık otlarla dolan Çiçeği açmadan goncası solan Diken yorgun, yaprak yorgun, gül yorgun. Muhabbet ehlini dosta götüren Hasretleri çığra yoldur bitiren Gurbetten sılaya selam getiren Bulut yorgun, rüzgar yorgun, yel yorgun. Aşktır sevenleri çöllere salan Hüzünlü anıdır mazide kalan Gönül ızdırabı nameler çalan Aşık yorgun, mızrap yorgun, tel yorgun. Yorulmayı bilmez yola çıkmayan Bal bulmaz çiçekte öze akmayan Dolaşarak bin bir çiçek bıkmayan Arı yorgun, petek yorgun, bal yorgun. Hasret ateşidir yürek dağlayan Sevgilere bütün yolu bağlayan Damardaki kan misali çağlayan Irmak yorgun, dere yorgun, sel yorgun. Aşkın sancısıdır kalplere vuran Bir manalı bakış yürek kavuran Sevda yangınında hasat savuran Ateş yorgun, közü yorgun, kül yorgun. Has bahçeye sevgi olsun ekilen Zorluklara göğüs geren dikilen Zamanlara yenik düşüp bükülen Yürek yorgun, bilek yorgun, bel yorgun. Boş ver vefasızı her zaman anma Figanı bununla son bulur sanma Diyeceği daha çok söz var amma Zihin yorgun, ağız yorgun, dil yorgun. Kalem yorgun, kağıt yorgun, el yorgun. A. Kadir YALDIZKAYA |