İç seslerGecesi zanaatkar örgütlenmeler Ederi yok insanı işlemenin Ben sen olsam ne o kulplu kaba Bu kahvenin uyaranından çalmışlar Çok türkünün hırsızı zaten O elin yemeni Sayıyı çok tutmalı, salkım söğütleri Alınlarımız diye öptükleri gülün al rengi Şehidi azdan yazılır her cephenin Gölgelik aranıyor sessiz taşlardan Güneş güne sözünü hepten kesince Birer merhaba, bir selam vakti Toprağına tanış olup yaşamak Sular ararken gördüler bizi Şarkıların kervanında sevdanın sesi Yalın bir yürümek o uzak Çok taş ördük o yola duvar Tanış olmuşsun kuşlara kanatlara duydum Bir bağ taşırmış kabından karasını İnandığımız kadarmış Bağdaşlara kalarak koşmak Şimdi |