RüsvaNe merasimi Ne aydınlığı bu havaların Efkarlar bir mahpus gibi sarar yüzünü Söğütler altında Ilık bir su kenarı ellerin Belki gelir de kurtarır beni Şimdi uçsuz bucaksız sevdaların Kara kaşlı Kara gözlü acıların Kanatlarına rüzgar gülleri taktım Mahpusluk dur bu Aç, susuz Ecel gelse almaz canını Sedirler çekilir Uyanır dünya Serilir minderler efkarlara Ne yiğitlik kalır Ne bir macera Masada bir ben varım Bir sen Birde bu rüsva edilmiş kahkaha . |