FISILTIDA SES SESTE KULAKyeryüzü göz yaşı, ya da gök yaşı, mevsimler miydi, böyle dövüne dövüne ağlayan, eni boyu bir kaç gün, bir kaç dişil, bir kaç eril, hepi topu bir var olma, neydi ki bu ağrı, bu acı, ya da ekşimtrak pazartesiler, bir sürü harf torbası, öyle elli kollu, kendinden büyük ayaklar, ve sonu gelmeyen adım’lar, bir ses belki de seda, fısıldıyor fısır fısır, öyle ki anlama anlam katmak, sese ses germek, ne kirli sepeti, ne yunmaya cümle alem, eski ipler geriliyor, mandallar sökülüyor, ama sese tını, harfe cümle kurulmuyor, tıpkı taş taşa, kedi kediye, kuş kuşa, fısıltıda ses, seste kulak arıyor belkide… Sibel Karagöz #sibelkaragözşiirleri #sibel_karagoz |