ÖMÜR DEDİĞİN NE Kİ AZİZİM...Şiirin hikayesini görmek için tıklayın ‘’Her yerde yazın bittiği söylenir, Çürür çiçeklere yapışan kanlar; Belki uzaktan iki atlı yaklaşır, Belki yakından iki yaprak kalkar; Akşamın örtüsü derelerde yıkanır, Gökyüzünü görünce gecenin devi Çıkarıp şapkasından yıldızlar saçar, Cüceler bunu bilir, gürgenler bilir, Aşkın uyumadığı her yerde söylenir.’’(Alıntı) Düş tekkem ardıç kuşlarının ihanetinden sonra sığındığım… O hummalı bekleyiş ve de Seferi tanıklığında güzün hulasası şiirin Ah, sen, iki gözüm İki çeşmemden gayrı yıldızım, hazan masalım; Güzergâhım Yaza çalım atan yalnızlığım Meylettiğim rüzgârımsın… Eşref saatime çok yakın Bir serzenişin kuytusu Ölü imgelerin kör kuyusu; Batılım, Bahtımdan arda kalan kırık tahtım Bir metafor dizdim ki yüreğin satır arasına Bir melankoli iken biriken Göğsün yırtık teninde Ruhumun dibinde saklı Tanrı yarısı acılarım. Rabbime âşık aşikâr bir yaralı kulum Kum izinde Yazdan arda kalan Tefekkür yüklü ruhumda damgalı Tevafuk eseri Tercümesi gizemli Bir şiir daha sarkmalı tenimden Gerdan büken imgelerden… Gaipten gelen şu coşkumdan ve sevgimden Desturu varlığın Defolu ruhumda saklı farkındalığın Gazabına uğradığım bir mevsim ve işte dünde kaldı Yazın seyrüseferi. Haşmetli kâinatın Hatırşinas aşkın Ve ihbar ettiğim kadar yazın yazgısında uyuya kalan Bir şehir Belki de o gizemli şair Ömür Dediğin ne ki, azizim Yâdında söner de gider şüheda mazinin… |
Kum izinde
Yazdan arda kalan
Tefekkür yüklü ruhumda damgalı
Tevafuk eseri
Tercümesi gizemli
Bir şiir daha sarkmalı tenimden
Gerdan büken imgelerden…
Gaipten gelen şu coşkumdan ve sevgimden
Desturu varlığın
Defolu ruhumda saklı farkındalığın
Gazabına uğradığım bir mevsim ve işte dünde kaldı
Yazın seyrüseferi.
Haşmetli kâinatın
Hatırşinas aşkın
Ve ihbar ettiğim kadar yazın yazgısında uyuya kalan
Bir şehir
Belki de o gizemli şair
Ömür
Dediğin ne ki, azizim
Yâdında söner de gider şüheda mazinin…
Şair, kendi iç dünyasında bir yolculuğa çıkıyor ve bu yolculukta karşılaştığı manevi tecrübeleri, doğanın ve mevsimlerin değişimiyle paralel bir şekilde betimliyor. Şiir, aynı zamanda geçmişin hatıraları ve geleceğe dair umutlar arasındaki ince çizgiyi de gözler önüne seriyor. Şairin kelimeleri, okuyucuyu da bu içsel yolculuğa davet ediyor ve yaşamın anlamı üzerine tefekküre sevk ediyor. Şiirin bu evrensel teması, farklı kültürler ve zamanlar arasında köprüler kurarak, insan deneyiminin ortak yönlerini vurguluyor.