HİÇ GİBİ
HİÇ GİBİ
Küçücük bir cezve olsam Gözlerinin kahvesiyle dolsam Muhabbet hatırına kırk yıl değil Aşk oduna her dem yansam Fokur fokur semaver olsam Dumanım başımda tütse Dem aldıkça bardağa dolsam Saçlarının karasında savrulsam Cayır cayır tandır olsam Hamur mayalansa döşümde Yayılsa kokun, burcu burcu tütsem Karnı değil gözleri doyursam Irmak olsam şırıl şırıl çağlasam Tiz bir melodi gibi ruhu kandırsam Dağ olsam ceylanları barındırsam Avcıların yüreğine merhamet salsam Mağara olsam cebraili çağırsam Gelen her vahiye kulak kabartsam Sonra şiir bitse Deccal bu dünyaya hiç gelmese Yüzümüze okunacak günahlar silinse Yahut özüme dönsem Toprak olsam, çürük bedenleri saklasam Derken, Mısraların kanı çekilse Kalemde kurusa Ebû Leheb gibi Yutkunsam Ve sussam, hiç olmamış gibi Canan Özanaç Örenlioğlu |
Kutlarım kalemini ve yazdıran yüreğini
Gönlüne, ömrüne bereket
Sağlıcakla