Yapbozun Kayıp ParçasıJiletten keskin cümleler boğunca sevdayı Çağlayan gibi köpürse de gönül Gözyaşı bataryasından sağanak boşalır, Güneşin uyumaya gittiği Gecenin siyah pelerini altında Kendini dışarı atan zavallı yürek Evsizlerin gelin alayı benzeri sıralanıp Kütük gibi uyuduğu yol kenarlarında dolanır durur, Terkedilmiş şaşkın bir teriyer misali Kristal berraklığı bir dürüstlükle Hatıralar elenince hafıza gözerinde Pişmanlık hissedilir öfke nöbetlerinin peşi sıra. Ancak, nafiledir yapbozun kayıp parçasını bulmak O saatten sonra Anne yüzü kadar masum hayaller Yaban kazlarıyla göç eder uzaklara, Patlayan şekerden bulutların üzerinde Zavallı bir deniz feneri gibi Bir başına kalınca insan Kedilerin sokaklarda türkü söyleyip devriye atmasına, Ayın gökyüzünde raks edip kıs kıs gülmesine içerler. Ardından sapsarı yedi başlı Yelbegen Kedileri kovalamak ve ayı yemek üzere ruhtan fışkırır Şairin yükünü dağ bile taşıyamaz artık Elem duyguları kurşun olup yağdıkça. İşte o anda Bronzdan çarşaftır yaşam, Ve şiir, fay hattına döşenmiş kaldırım taşıdır Seğmenoğlu |
Selamlar ve saygılar