Sismik toleransSen gideli çok oldu, ışığın yanıyor Bir şiir yanıyormuş gibi uzak kokusu Şarkıları derinler söylesin Sıralı tepelerde sessizlik Yükseldikçe veda ritmi kavuşmanın Birer kavanoz bulut sakladı yağmurlu anneler Yürekleri çatlar diyerek Gün olur toprak çocukların Kırmızı duvaklı sahne Eğilip, bükülüyor çevre ağaçlar Anlatmasını istediğin solist Dili fırtınalara beraber Yok , illa siyah pelerinim Saplantısında içimizden biri Söküp atmak pratisyenliği Göğüslerden onca cezbeli kederi Bir şadırvan eklenmiş eskisinden çocuk ellerine Bir narin mihrap alnıyla göğü tutan Yarını çöken şeyler önsözünde Dili düğüm söylenmeler Onlar gelse de biz ölürdük Kollarını kaldırmış haykırıyor, Sonsuzluğa süreli yaşamak Ben yükü biriktiren Tahtları yıkılacak günün mirasçıları Anlık gülümsemelerdir Onları sizden ayıran Gel sen, çal benden İki kaşımın gurbete arasını Yürümekle uzaklaşan vakit Onlar gitmeden de serindi buralar Alınların terlemeleri Bağdaşa durmuş yürekleri üşüten |
Yürekleri çatlar diyerek
Gün olur toprak çocukların #
Az duyulur böylesi bir dize.
Siz şiir yazınca gönül kabını alıp sıraya geçiyorum
Payıma kaç satır kaç kelam