SENSİZLİK
Sensizlik, loş ışıklar, bir boşluğa bakar gibi vurgun bakışlar.
Sensizlik, sol yanın ağırlığı, uykusuzluk, kol kanat halsizliği gibi. Sensizlik, seninle ilgili temennilerimle yoğrulmak, onları harmanlayıp güzel yanlarına tutunmak gibi. Sensizlik, sabahın ilk ışıklarıyla doğaya bakıp senin slüetini aramak gibi. Sensizlik sende özlediklerime sarılmak öpüp koklamak gibi. Sensizlik artık diş ağrısı baş ağrısı gibi dayanılmaz ağrılarla uğraşmak gibi. Sensizlik, beni içime esir etti. Şimdi ne halim var ne takadım. Sensizlik güzelliğinde kaybolmak varken konuşmadan yazmak işte. |