Yeni bir gün. Yeni bir yaş günü. Sen bensiz ben sensiz yine geçen günlerle. Bir buket çiçekle gelmek isterdim. Kapını çalarken kapının sesini değilde kalbimin sesini duyardın. Nasılda atardı seni ilk görmenin heyecanyla. Kapıyı açtığında doğum günün kutlu olsun bir tanem deyip boynuna sarılmak isterdim. Kimbilir nasıl ağlaşırdık belkide. Akan göz yaşlarımızda yağmurlar gibi ıslanırdık ikimiz. İyiki doğdun canım iyiki varsın. İyiki benimlesin. Ne duygular kabarıyor içimde bir volkan gibi. Hissettiklerim yazdıklarımın yanında bir hiç misali. O gözlerin, kaşların, kirpiklerin, buselerin, gül kurusu öpülesi dudakların ve saçların benim için sende kalsın şimdilik. Benim için bak benim için sev onlarla. Yüreğime taş, yoluna, senin sevgine baş koydum. Dermansızlığıma çare ararda yine sende bulurum. Kalbini kalbimde hissederimde teskin olurum şimdilerde.
Ey sen dilber-i naz. Yarınların bugünlerinden güzel olsun hep. Bilki senin sevginle yoğrulmuş bu kalbi senin için taşırım. Bu yürekte senin bu bedende.
Ey koklamaya kıyamadığım gül-i ruhsarım. Sende olanı sana veriyorum bir kucak gül demetleriyle. Güllere bile nazire yapar bu ahu bakışlım. İçimi yarsam sığarmıydın içime. Seni kendi sevgimle besleseydim. Senin olan bu kalbi sana verseydim. Yaralara derman olurmuydu.
Bir sonraki doğum günlerine kalsın bu özlemlerim. Bir sonraki yarınlara. Birlikte el ele, kol kola geçireceğimiz yarınlara.
Seni seviyorum desem bu kalp senin. Seni başka bir gözle gören bu göz senin. Sana sıcaklığımı hissettireceğim bu ten senin, beni ayakta tutan yaşatan bu ruh senin. Herşeyim senin.
Sevmek kelimesinin kifayetsiz kaldığı başka bir şeyle sevdiğim, can özüm, yarim.
Güzel günler görmen, yaşaman dileğiyle doğum günün kutlu olsun birtanem.
I lowe you so much