HZ.EYYÜB'ÜN ÖĞRETİSİ
HZ.EYYÜB’ÜN ÖĞRETİSİ
HZ.EYYÜB SABRI Eyyüb ki peygamberdi Önceleri çok zengindi Binlerce koyunu vardı Binlerce keçileri vardı Yüzlerce davarı Köleleri vardı kölelerin altınları Öküzleri inekleri Develeri eşekleri Atları vardı Katırları Arazileri vardı Ovaları dağları Fakirleri gözetirdi Açları doyurur Çıplakları giydirirdi Konuksuz kalmazdı Yetimlere bakardı Dulları gözetirdi Vakta ki Şam’ı kıtlık sardı Devran döndü Yoksulluk ortalığı kastı kavurdu Mısır’da Firavun vardı Firavun Eyyub’u çağırdı Gel dedi bize gel Seni zengin edelim Malla donatalım seni Eski günlerine dön Yine gözet yetimleri Doyur açları Giydir açıkları çıplakları Sevindir yoksulları Bu daveti geri çevirmedi Eyyüb Koştu bu davete Mısır’a vardı Firavun ona her şey verdi malından mülkünden Zengin etti onu O da zulmüne göz yumdu onun Şuayip gördü onu İlendi Dedi ey Eyüp sen ne yaptın Zulme razı oldun Dünyaya kandın Eyyüb dedi Ben açları doyurmadım mı Çıplakları giydirmedim mi Yetimleri gözetmedim mi Dulları kayırmadım mı Şuayip dedi Şimdi büyük bir belaya hazırlan O sırada bir ses duyuldu gökyüzünden Ey Eyyüb bunları sana yaptıran kim Sendin Ey Rabbim, O halde niye razı oldun zulme Ya Rabbi fakirleri düşündüm Yetimleri düşündüm Dullara kıyamadım Ama sen benim dinime kıydın Şimdi ben sana kıyacağım Eyyüüüüb Belalara hazırlan Ve imtihan etmeye başladı onu Ama ne imtihan Kefaret olsun diye Zulme razı olmasına Sınadı onu Belalara uğrattı Hastalıklar verdi Hastalılar üstüne hastalıklar sardı başına Her türlü derdi verdi O sabretti durdu Hastalıklar sardı bünyesini her taraftan Vücudunu kurt sardı Kurtlar delik eşik etti her yerini Kokmaya başladı baştan ayağı Tüm ldostarı terk etti O yine sabretti En son hanımı terk etti O yine sabr etti Dosttan geleni kabul etti Haktan gelene hoş geldin dedi Haktan gelene safa geldin Hoş geldin safa geldin Herkes sırt çeviri ona Zenginken fakir oldu Güzelken çirkin Çiçek hastalığına tutuldu Cüzzam hastalığına tutuldu Dili şişti Yemeğini yiyemez oldu Yediği yaramaz oldu Ayakları tutmaz oldu Güçten takatten kesildi Ele güne muhtaç oldu Bir lokma ekmeğe aç oldu Aç açık oldu Çıplak kaldı Namerde oldu muhtaç Herkes terk etti onu Şükretti Eyyüb buna rağmen Sabretti tüm dertlere Sabretti hastalıklara Sabretti belalara Yıllarca sürdü bu hal Yine sabretti Şikayet etmedi hiçbir zaman Herkes terk etti onu Dostları terk etti Arkadaşları terk etti onu Akrabaları terk etti onu Hısımları terk etti onu Komşuları terk etti onu Dindaşları terk etti onu Müminleri terk etti İnananları yüzüstü bıraktı onu Dedikodu ettiler hakkında Günah işledi dediler Eyyüb Bu Eyyüb hayırsızlar sınıfına düşmüş dediler Eyyüb duydu bunu lendi YA Rab dedi EYYÜB Sen biliyorsun beni Aç varken yakınımda Tok olarak gezmediğimi Çıplak varken yeni elbiseler giyinmediğimi Doğrula ben Ey Rabbim Bir ses geldi hatiften Eyyüb doğru söyledi Yine bir gün üç kişi geldi Dininden dönen Ne geldiyse söylediler ağızlarına Hakaret ettiler ona Sapık olmasaydı dediler Başına gelmezdi bunlar O gerçek peygamber değil yalancı peygamber Kötü bir günah işlemeseydi dediler Böyle bir belaya uğramazdı Peygamber olsaydı eğer Bunca hastalığa olmazdı duçar Tevbe et dediler ey Eyyüb İşlediğin o büyük günahtan Sen öyle bir büyük günah işlemişsin ki Daha önce işlememiştir hiç kimse böylesini Eyyüb ’ün karısı Leyya Kendisine tapınılanı bilmedi Eyyüb’e tavsiye etti onu Hak suretinde görüneni Şifacı görünen laini Eyyüb sezdi bunu kızdı karısına öfkelendi Sen onun insanların düşmanı Şeytan olduğunu Bilmiyor musun dedi Git buradan ve beni rahat bırak Adem’i kandıran Havva’nın Oyununa düşürme beni Ben bir kez yanlış yaptım Firavunun zulmüne razı olarak Bak ne ceza verdi bana Bir daha yanlış yaparsam Kim bilir Ne cezalara uğratır beni Eyyüb’ün hali sona vardı Her türlü acılara daldı Herkes terk etti onu Aç kaldı açık kaldı En son terk etti onu karısı Leyya Allah acıdı ona affetti en sonunda Merhamet kıldı ona Seni affettim dedi Seni ve ev halkını Her şeyini verdim geri Malını mülkünü eşini gençliğini Sabredenlere müjdele Seni onlara ibret kıldım ve delil Bir mucize olsun diye benden Delil olarak peygamberliğine İnananların inancı kuvvetlensin İnkarcıların inkarı İnananlar hak etsin diye cenneti ve cemalimi İnkarcılar boylasın nar-ı cahimi Vur ayağınla yere Oradan bir su çıkacak Hem temizleneceksin onunla Hem sana tertemiz bir içecek Soğuk bir su yaz sıcağında Şifayla dolu sana Ve senden sonra gelecek olanlara Kıyamete dek sürecek Bir keramet senden Bu ALLAH’tan bir rahmet Akıl sahipleri için ibret olarak yeter de artar bile Sonra çekirge yağdırdı altından ZENGİN oldu Eyyüb tekrar eskisi gibi |