Yine hüzün doldu, düşen mısralar
Gençliğim o çağlar, gözümde tüttü
İçimde bir hasret, var bu aralar
Gezdiğim o dağlar, gözümde tüttü

Gelmez ki o günler, daha elbette
O harman yerinde, gece nöbette
Dumanı üstünde, koyu sohbette
İçtiğim o çaylar, gözümde tüttü

Ne çok kıymetliydi, tersçe bir bakış
Edeple oturup, edeple kalkış
Bir ton kömür ile geçer mi bu kış
Dediğim o aylar, gözümde tüttü

Köyler ıssız kaldı, kent kalabalık
Tükendi kalmadı, pek akrabalık
Büyük müydü bilmem, kaçan o balık
Attığım o ağlar, gözümde tüttü

Biçareyiz malum, geçen zamana
Hikayenin geldik, tam da sonuna
Fırından sıcacık, çıkmış somuna
Sürdüğüm o yağlar, gözümde tüttü

Kul Ramazan der ki, mazim hep köyle
Sürer gider durmaz, bu gidiş böyle
Keşke fırsat olsa, otursak şöyle
Dediğim o sağlar, gözümde tüttü