SEN...
Sımsıcak gülüşün ve bir çiğ damlasının ışıltısı ile düştün kanayan ömrümün ıssız toprağına.
Sonra orada büyüdün, büyüdün, büyüdün... İçinde oradan oraya savrulduğum bir okyanusa bedellendin. İnsan elinin değmediği, kimsenin dokunamadığı bir ruhun gezgini oldum. Kendime baktıkça senin ruhunun fırtınalarına tutuldum. Bir saatin sarkacı gibi senden sana savruldum, hep seni gösterdim. Çok eski zamanlarda tanıyordum seni, yüzyıllar öncesinden. Seninle doğuyordum tüm çağlarda seninle ölüyordum tüm zamanlarda. Seni bir ömürde yaşamak mümkün değilmiş te tanrıda esirgediklerine bir özür bir bağış gibi seni katmıştı tüm ömürlerime. Saçlarımda izmirin imbatının esintileri, yüreğimde sümbül kokulu bir küçük kız gülümsemesi… |
tebrikler.güzeldi