18
Yorum
50
Beğeni
4,9
Puan
1004
Okunma
Saat 7:05, günlerden Perşembe…
Aynı otobüsteyiz bugün de,
Her zamanki gibi mükemmel görünüyorsun inci küpelerinle,
ve ben bugün de,
şükrediyorum tanrıya …
benim var olduğumu bilmediğine...
Düşünsene!
Ya hergün karşılaşıp konuşamasaydım seninle ?
Yada hergün bana bakıp,
beni görmeyecektin belkide.
şükrediyorum tanrıya…
benim yokluğumu dahi hissetmediğine ...
Saat 7:45, halâ Perşembe,
Yorgunsun,
düşünceler var gözlerinde,
Geldik bak az kaldı Levent’e
İneceksin birazdan ve
kaybolacaksın yine o kocaman plazaların birinde…
Durdu otobüs işte!
Aman, dikkat et düşme!!
şükrediyorum tanrıya …
acıyan yüreğimi görmediğine...
Saat 14:00, daha 5 saat 20 dakika var, eve dönüşüne
Acıkmışsındır ,
Geçersin birazdan arkadaşlarınla yandaki lokantalardan birine.
Hatırlıyorum,
Unutmuştun bir keresinde
Rozetini, ceketinin dış cebinde
.Okumaya çalışmıştım ismini
sadece Sen’i görebildim isminde,
Neyse ne!
Acaba ne seversin ki yemekte ?
şükrediyorum tanrıya …
güzel yemekler yapamadığımı bilmediğine ...
Saat 19:20, günün en güzel 40 dakikası beni beklemekte.
Bineceksin şimdi yorgun adımlarla otobüse,
Oturacaksın en sevdiğin, şöför arkasındaki iki kişilik koltuğun pencereli köşesine,
Çantanı kucağına alıp,
Dayayacaksın kafanı pencereye.
Gözlerini kapatırken,
Dudaklarında hafif bir gülümseme …
Fakat , yoksun
Saat 20:20 yoksun
Saat 21:20 yoksun
Saat 22:20 yoksun
Neredesin?!
Dua ediyorum tanrıya …
iyi olasın diye !
Saat 23:15, son otobüs eve !
Neredesin Sen, Sen...
Neyse ne ?!
Burada bırakıp seni,
sensiz gidememki eve…
Korktuğum geldi başıma!
Yoksun işte …
...
Derken bir ses sol yanımda
“Beklemeseydiniz keşke”
“Bu gün geciktim biraz”
“Merhaba ben Sencan”
...
ve oturduk
şöför arkasındaki iki kişilik koltuğa,
Dudaklarımızda hafif bir gülümseme…
şükrediyorum tanrıya …
O, her şeyi bilendir diye …
28.04.2024 / İstanbul
Ahmet Büyükyılmaz
5.0
95% (20)
3.0
5% (1)