ÇOKTAN DİBİ BOYLADI HAYAL TEKNEM...Şiirin hikayesini görmek için tıklayın Düşlediğim miydin yoksa d/işlediğim bir arzu mu kalemin solgun nidasında saklı zemheri yazmadığımda eriyen ruhum kırık gönyem paskal sevdam bir maraz değil mecazi değil asla deşilen içimde saklı İlahi Ateşin her kıvılcımı ve dualarım nasıl da mubah, kartal kanatlarında hayatın kayrasında saklı telaşın izini sürdüğüm ve o meltem serinliğinde yüz bulamadığım kendim hem de kimyam özgün reçinesi sevdanın dinmeyen nazı niyazı beyitlerin ve her günüm sadece anneme dair içerlediğim değil içtiğim hüzün şerbeti bir minval ki ya da sıra dışı bir mıntıka sınır dışı edildiğim hayal dünyam mutlandığım günlerinse alabildiğine uzağında düştüğüm. Kekremsi bir zirve Hüzün sadece hüzündür meşrebim Göğün kırık kanatları Yerkürenin kapalı kapıları Ve kim bilir neler gizli kapıların ardında Sürmenaj olmuş belleğim Ne tasvir edebildiğim Ne de tasfiyesi mümkün yüreğimin Zincirlendiğim bir mahzen Kayıtsız şartsız teslim iken kadere Ve işte o harf ihlali Deştiği kadar keder içimi Bir damga Bir mühür Parmak izimse Kalemde gizli Sayacı yüreğin Sarkacı sarnıcı Harbiye Koğuşu adeta Yatağımın başında hâsıl olan o izafi mezar taşı Tamamlayamadığım bir hikâye Görmeye engel olamadığım nice kâbus Taşan sular Banyonun kilitli kapısı içeride mahsur Kaldığım kadar Yalnız İvedilikle ölmeyi dilediğim Şerh düşülesi bir akit Göğün telkini Yerkürenin kini nefreti Cennetim kayıplarda Annemse hem yanımda hem uzağımda İçre yolculuk Güftesini benim yazdığım Bestesinden bihaber Sessizlikle örülü mezar Kemiren içimi Edemediğim bir veda Sırra kadem basmışken sevgi dolu nice insan nice eda Uzağıma konmuş talih koşu Belki de bir yılkı atı Gemleyemediğim Hüzün teknemse su alırken Nemine ruhumun şahit Rahman Koşulsuz teslimiyetim Kayıt açtığım yeni bir gün yeni bir şiir olsa bile ne ki? Yazmaya durduğum Yankılanan iç sesim Yâdımda saklı dünüm Yarenim kalemim Kanayan imgelerin şırıltısı Aşüfte bir söylem midir yoksa mutluluk? Öncemde Zinhar andaki mevcudiyetim Yarınlar ikbalim olsa ne ki? Yağmalanmış hayallerim Zifiri gecenin zikri Baş koyduğum yalnızlığın tedirginliği Yanmaya aday bir çıra Yükselttiğim kadar sevda dolu bir çıta Çelimsiz çırpı bacaklı kalemim Sevdamın nezdinde Sermayem olsa sevgi ne ki Derlediğim bir masaldan da öte Gök gözlü annemin titreyen sesi Na’şım içimde esen Neşri evrenin Sözcükler yürek burkan Hatmettiğim kitaplar Yakılası düşlerim Düşlediğimden öte Dizginlerimi terk ettiğim Bir kıyım ya da kıyam Zemheride içim iken donan Oysaki Nisan güneşi Rahmetin ta kendisi yağmurun hikmeti Pasaklı bir nida Ve çocukça bir sevda Çokluğun değil azlığın rengi Tekil varlığım Tekil hanem Üşüten sözcükler ne zamanki dile gelse Geçen üşümem Bodoslama terlediğim Adeta Ağustosun feri yanan Kıymığı kalemin değildir tek batan Çoktan dibi boyladı hayal teknem… |