KUZUSUNU KAYBETMİŞ KOYUN
Kuzusunu kaybetmiş koyun,
dolanıp duruyor ağılın kapısında... Çoban ateş yakıyor. Etler pişmeye hazır. Koyunun göğüsleri sızlıyor, kuzum gelsede sütünü içse diyor. Dolanıp duruyor akşam karanlığı çöküyor. Koyun vazgeçmiyor meleyip duruyor... Çoban karnı tok , kürdanıyla dişini karıştırken ; Şu koyunun derdi de ne diyor. Bir türlü susmadı , aç değil susuz değil ! İyisimi yatayım diyip tatlı uykusuna dalıyor. Koyun dayanamıyor kuzusunu özlüyor. Kurttan şüpheleniyor. Yavrumu kurt kapmıştır , kör olası kurt ne istedin bizden diye için için meliyor. Günler yılları kovalıyor ... koyun yavrusunun yokluğunda zayıflayıp bitap düşüyor. Çoban ansızın tutuyor paçasından, Düşüp mındar olacağına kesip yiyeyim diyor. Koyun çobanın kan hücrelerinden tanıyor yavrusunu. Yavrusuna sarılıp coşuyor. Ahını aldım kurdun, Helallik almam gerekiyor. Kuzumu kesip yiyen çoban , bizi en çok koruyup kollayandı. Ben suçu adı çıkmış kurtta buldum. Yanımdaki yamacımdaki sahibimin Bana en büyük zararı vereceğini Benide kesip yiyince anladım. |