OKUNMASIN USTAHerkese bir hisse düşerken sevgiden İnsan hislerinin içinde nasıl ölür usta Çözüp düğümlerini yalnızlığın Her mısrasında sevgiye döküp aşkı Yazan kalemi kırıp, yazılan kâğıdı yırtıp At bu şiiri çöpe; okunmasın usta Bir cümle arasında unutulmuş gülüşleri Kaldır sayfalardan Kıştan, bahardan, yazdan İki yüzlü dizelere sinmeden sil gitsin usta Aşkın en ince ayrıntısına kadar yazıldığı Sonbahar yağmurlarında ıslandığı Ve sonrasında ayrılıkların en mükemmelinin yazıldığı şiirleri Yırt gitsin; okunmasın usta Hiç değilse bir kerecik olsun tutunmak gereken umuda Bambaşka yerlerde yalnızlıktan acıyan cana Alaca akşamlarının uzadığı şehre Elveda demeden Bir sayfada temiz, bir sayfada kirli Göğü kucaklayıp getiren Sigaranın ucundan düşen kül gibi Yazılmış şiirleri yak gitsin usta Neye yarardı kâğıt, kalem İnsanı aldatmaktan başka İnsan düşmüşse yalan bir aşka Acı aydınlanırken lambanın ucunda İki ayrı gemide kalan ruhlara Bir arada yürümeyi beceremediğimiz yol boyunca Kendinden taşınmış vicdanlara Adanmış şiirleri Sök sayfalardan; görülmesin usta İçinde ufak bir duygu taşımayan üzgülere Kahroluşlara aldırış etmeyen Bütünüyle mutluluğa değinmeyen Kördüğümleri İskender’in kılıcı olmadan çözemeyen Acılara alıştığımız günleri dizelere dökemeyen şiirleri At çöpe okunmasın usta. Huban Asena Özkan |