SAVAŞÇI AMCA (12)Şiirin hikayesini görmek için tıklayın „12 vatan evladı daha sonsuzluğa gitti. Acı ama gerçek, yıllardır olduğu gibi kahrolsunlu kınıyorumlu nutuklar atılacak, birkaç gün sonra herkes hayatına dönecek. Biz normalimizi yaşarken sıvasız evlerin çocukları eli tetikte beklemeye devam edecek. Şimdi “Neyi yanlış yapıyoruz, bir şehit daha olmasın diye ne yapmalıyız” diye sormanın tam da zamanı değil mi?
Emekli Albay Orkun Özeller televizyonda konuşuyor. Hem üzgün hem öfkeli Pençe Kilit Operasyonu’nu anlatıyor: “Stratejik olarak da taktik olarak da yanlış. Kendime çok kızıyorum. Bir yıldır, ‘TSK’yi yıpratmak maksatlı açıklamalar yapıyor’ denir diye hep yuttum. Dolayısıyla kendimi bu şehitlerden sorumlu tutuyorum. Çıkıp bunları konuşmadığım, anlatmadığım için. Kendim de vicdani olarak sorumlu hissediyorum.” Bu köşeyi takip edenler Özeller’i hatırlıyor. Birkaç kez yazdığı kitaptan bahsetmiştim. Üstelik anlattıklarının bir kısmı şehitlere neden olan hatalar üzerineydi. İncirlik Üssü’nde de komutanlık da yapan Özeller pek çok sınır ötesi operasyonda görev almıştı. Konuşmayı dinleyince hatırladım. Gerçekten de tam bir yıl önce, 14 Aralık 2022’de Özeller, Pençe Kilit Operasyonu üzerine bir değerlendirme kaleme almış, benimle de paylaşmıştı. Ancak “geliyorum diyen felaket”i anlatan yazısındaki görüşlerinin “TSK yıpranır” endişesiyle yayımlanmasına izin vermemişti. ‘IRAK’TA TUZAĞA ÇEKİLİYORUZ’ Konuşmayı dinleyince hemen yazıyı açtım. Şehit haberlerini nasıl bitirebilirdik? PKK terörüne karşı yapılan Pençe Kilit Operasyonu’nun ilk safhasının sonlandığı o günlerde Özeller de kendi kendine bu soruyu soruyordu: “Peki amaç nedir? Sınıra kilit vurmak bu şekilde olur mu? Amacımız Irak bölgesindeki tüm teröristleri bulup etkisiz hale getirmek mi? Bu mümkün mü ya da böyle bir hareket tarzı doğru mu? Önümüzdeki yıl Gara’yı temizleyip sonraki yıllarda hedef Musul mu? Böyle bir hedefi de hayrımıza görmem mümkün değil. Üstelik askeri açıdan da çok büyük zorluklar ve hukuki engeller olacaktır.” Güneye indikçe operasyonun zorluklarını irdeleyen Özeller, bugüne ışık tutacak şu değerlendirmeyi yapıyordu: “Düşününce bugün icra edilen operasyonun anlaşılamayan yerini bir tuzağa çekiliyoruz olarak görüyorum. Sınıra kilit vurmak istiyorsak Irak topraklarında derinlere inmek yerine daha yakın bölgede emniyet tesis etmek her açıdan daha etkili ve faydalı olmaz mı? Hem daha az birlik kullanılacaktır hem ikmal sorunu olmayacaktır hem hukuki sorun olmayacaktır. Hem birliklerimizin bazılarının dinlenmesi imkânlı olacaktır. Hem de Yunanistan’a yönelik tedbir almak mümkün olacaktır. Ayrıca sınırlarda teknoloji destek ile daimi kalıcı tedbirler geliştirilebilecektir. Dolayısıyla Irak sınırından içeri girip derinlere ilerlemek askeri açıdan hiç akıllıca gelmiyor.“ (Sayın yazar Barış Terkoğlu’nun 25 aralık 2024 Pazartesi günü Cumhuriyet Gazetesi’nde yayınladığı BİR YIL ÖNCE ALDIĞIM ŞEHİT UYARISI adlı köşe yazısının başından alıntıdır. Yazının tamamını okumanızı öneririm.) „Allah Aşkına Çık topraklarımdan!“ Derse Irak ve Suriye, sakın yanılıpta NATO’ya güvenme! NATO üye ülkeni korur dış saldırılardan, ama sen sınır dışı askeri operasyon yaptığından, onlarda senin gibi korumak ister ülkesini. Bu pakt savunma paktıdır, NATO „Ben yokum!“ derse haklıdır; „Silah üret ver birine Bombayı, (*) Yana yatık/içeri dizeler 15 04 2018 yılında yazdığım SAVAŞÇI AMCA (7) şiirine aittir. |